28 Eylül 2009 Pazartesi

Bakış açısı


Ramazan bitti, bayram geldi derken bu mübarek günleri de ömrümüzün geri kalanı gibi hızlıca tüketip bitirdik. İnşallah üzerimize düşen görevi hakkı ile yerine getirebilmişizdir. Ne de olsa bir sonrakini görür müyüz görmez miyiz, orası şüpheli…

Bayramın ilk günü her zamanki gibi ilk ziyaretimizi anneanneme yaptık. Zaten evi hemen bir sokak aşağımızda… İlk ona gitmezsek bizi öldürür. Anneanneciğim bizi her zamanki gibi güler yüzüyle karşıladı ve hepimizle tek tek bayramlaştı. Sonra bana dönüp dedi ki: “Ah canım benim. Ne kadar da güzelleşmiş bu çocuk böyle. Ne kadar yakışıklı bir torunum var benim. Maşallah!” Ve ben bu sözler üzerine şok oldum. Neden mi?

Anneannem beni çok sever sağolsun. Eh, ne de olsa ilk baş… aman, şey… göz ağrısıyım. Bu sevgi de karşılıksız değildir hani, ben de onu çok severim. Allah eksikliğini göstermesin, beni her zaman el üstünde tutar, duasını benden eksik etmez. Ama anneannemin bir de şöyle bir takıntısı vardır; beni hiçbir zaman beğenmez. Beğenmez derken kişisel özelliklerimden, karakterimden falan değil, yanlış anlaşılmasın. Fiziksel özelliklerimden ötürü… Top sakalım konusunda takıntılıdır mesela. “Kes şu pis sakalını!” lafı “Hoş geldin oğlum.”dan sonra en çok duyduğum laftır kendisinden. Boyum konusunda da oldukça hassastır. Senelerdir boyumu uzatmak için giriştiği çeşitli çabalar sonucunda 1,60 olan boyum üstün gayretlerimiz sonucu 1,61’e çıktı. Bunda benim inadımın payı da büyük elbette… Ama en çok taktığı ve en hassas olduğu konu kilo konusudur. Kendimi bildim bileli anneannem beni şişmanlatmaya çalışır. Yedirir, içirir, doktorlara götürür. Fakat ne yaptı ne ettiyse şişmanlatamadı beni… Yaş 29’a geldikçe de bu çabalarından vazgeçer gibi oldu ama söylenmekten hiç vazgeçmedi. Bana “Sıskalatorum benim.” demesi de ondandır sanırım.

Neyse efendim, yukarıda bahsettiğim konulardan ötürü anneannemden böyle bir iltifat işitmek beni gerçekten de çok şaşırtmıştı haliyle. “Hayırdır inşallah, bayram diye alttan mı alıyor acaba?” diye düşündüm kendi kendime. Ama bundan önceki bayramları şöyle bir film şeridi misali gözümün önünden geçirince bunun ihtimal dâhilinde olmadığına karar vermiştim. Çok düşünmeme rağmen gün içerisinde buna bir anlam veremedim. Olayın içyüzü ise geçen Cuma açığa çıktı.

Yoğun geçen bir iş gününün ardından yorgun argın da olsam anneannemi bir ziyaret edeyim dedim. Bayram bittiğinden beri görüşemiyorduk zaten. Yorgun argın kendimi kapısına attım. İçeri girdiğim, eğilip elini öptüm. “Nasılsın anneannecim?” diye sordum en şirin görünmeye çalışan yorgun halimle. Bir tarafta da hafif şişinip kendimi ona güzel göstermeye çalışıyordum. Ne de olsa son görüşmemizde bir iltifat koparmıştım kendisinden, umutluydum yani. Anneannem bana şöyle bir bakıp “Bu ne çirkinlik? Zayıflamışsın, kuruyup kalmışsın yine pis oğlan!” demez mi? Ben daha “Ne oluyoruz yahu?” demeye kalmadan yarım saatlik rutin fırçamı yemeye başlamıştım bile. Sonra durup anneanneme şöyle bir baktım ve o anda olayı çözdüm.

Bu akşam anneannemin gözünde gözlüğü vardı!


14 comments:

Pabuc dedi ki...

Eyy Güzel Allah'ım sen bu ananesinin baş.. pardon gözağrısını hep güldür inşaallah...yazını hiç beğnemedim zaten anlaşılır da yazmamışsın :p (ay pardon nerde benim gözlüklerim:))

Savaşçının Yorgunu ,öncelikle Rabbim anaannene sağlıklı uzun ömür versin..Çok hoş bir yazı olmuş yüreğine kalemine(tamam lafın gelişi işte:P)klavyene sağlık...Sağol varol emi:)

Adsız dedi ki...

çok güzel :) diycek bişiy bulamadım, sözcüklerin içinden seçipte. eğlenceli güzel birşey olmuş.

mit dedi ki...

Teşekkürler ikinize de :) Yüzünüzden o güzel gülümseme hiç eksik olmasın. Duaların için sana iki kere teşekkürler DBP ;)

Teecetveli dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
ismi lazım değil:) dedi ki...

sonu nereye bağlanacak diye okurken en sondaki cümle drankk diye geldi:)

mevzu, yazı, konu bi an da küt diye bitti :D

mit dedi ki...

Hehehe :) İyi fikir teecetveli, uygulamak lazım :)

Bende sonuca öyle drankk! diye vardım zaten. burda da aynı etkiyi verebilmek için öyle bitirdim.

Yorumlarınız için teşekkürler...

Sihirlitorba dedi ki...

neden bu kadar fiziksel özelliklerimize takığızdır acaba milletçe...neyse meseleyi daha fazla açmayayım :)ne de olsa ananedir :)

mit dedi ki...

Kompleksli bir milletiz galiba :) Bence de fazla açmamakta fayda var ;)

shenem dedi ki...

hihii:))pis kuru oolan mııı??ananenin gözlüğünden ben de istiyorumm

mit dedi ki...

Aman eksik olsun. Sonra bize takmadığın kulp kalmaz alimallah :))

Unknown dedi ki...

süper anneanne:)benim de rahmetli dedem bana hep "bir yumurta kıramazsın sen evlenince" derdi. yaşlıların huyu bu galiba. biz de yaparmıyız ki yaşlanınca??:)))

mit dedi ki...

Büyük ihtimalle öyle olacağız. Annemin huy olarak giderek anneanneme, babamın ise giderek dedeme benzemesi benim için yeterli bir kanıt :)

İçimden Geldiği Gibi dedi ki...

demek işin sırrı gözlükteymiş...Benim anneannemde böyleydi.Onlar bir tane.:)

mit dedi ki...

Öyleler valla. Bir tanecik onlar. Yerine başka bir şey koyulamayanlardan...