30 Mayıs 2015 Cumartesi

Batman: Ailenin Ölümü - Kitap İnceleme

Kelimenin tam anlamıyla MUH-TE-ŞEMDİ. Şimdiye dek okuduğum, gelmiş geçmiş en Joker hikayelerinden biriydi hatta. Ki çoğunu okuduğumu düşünürseniz bunun yabana atılmayacak bir söz olduğunu söyleyebilirim.

JBC'nin bundan önce bastığı "Batman" ve "Dedektif Hikayeleri" ciltlerinin hepsini okudum, ama ne yaşan söyleyeyim, ne Baykuşlar Divanı ne de diğer maceralar beni tatmin etmedi. Ortalama Batman hikayeleriydi, pek bir özellikleri yoktu benim gözümde. Karakterin ve düşmanlarının derinliğine inemiyorlardı. Ama Ailenin Ölümü... dehşet güzel olmuş! Şöyle bir bakayım dememle elimden bırakamadım, soluksuz okudum hatta.

Joker ile Batman arasındaki ilişkiyi, kısır döngüyü bilirsiniz. Joker, Kara Şövalye'ye resmen aşıktır. Batman ise ona benzememek için Joker'i öldürmekten hep kaçınır. İşte hikaye yine bu temellere dayanıyor ama Joker bu sefer kendini aşıyor! Çünkü bu kez hedefi Gotham değil... Robin, Batgirl, Nightwing, Gordon... Alfred! Aile... Joker'in yüzünü neden kesip attığını, Batman'e nasıl bir mesaj vermeye çalıştığını, Bruce'un ailem dediği insanlara "sadece konuşarak bile" neler yapabildiğini görünce şaşıracaksınız.

Fazla detaya girip tadını kaçırmak istemiyorum, mazur görün. Ama şu kadarını söyleyeyim Scott Snyder bu sefer hedefi tam on ikiden vurmuş.

İçerik kadar kapağı ve dizaynı da güzel. Asıl kapağın hemen üstünde şeffaf plastikten yapılma, ikinci bir kapak var. Üzerinde Joker'in kesilmiş yüzünü görüyoruz. Şeffaf olanı kaldırıp alttaki kapağa baktığımızdaysa bu sefer kas lifleri görünen, "ciltsiz" bir Joker çıkıyor karşımıza. Cildi kaldırınca ciltsiz... zekice. Ama bitmedi! Arka kapakta yine Joke'i görüyoruz fakat bu kez cildi (maskeyi) kaldırınca altından Batman çıkıyor. Şahane bir mesaj olmuş doğrusu.

"Öldüren Şaka" artık zirvede tek başına değil, çünkü "Ailenin Ölümü" hemen onun yanında.

25 Mayıs 2015 Pazartesi

"Kahramanın Yol Türküsü" Radyo Programında Çevirmenliği Tartıştık

Geçtiğimiz hafta... Yok, geçen ay... Yoksa ondan önceki ay mıydı? Ne zamandır girmiyorum ben bu sayfaya yahu? Tamam blogçum, kızma hemen! Ben de biliyorum çok uzun bir süredir sana gerekli ilgiyi, alakayı, şefkati ve de sevgiyi gösteremediğimi. Hatta tüm bunların bana tekme, tokat, kafa ve dalak olarak döneceğinin de gayet farkındayım ama NE YAPAYIM? Cidden meşguldüm. Valla...

Bu süreç içerisinde 2 kitap çevirisi, 2 kitap düzeltisi yaptım. Üstelik her gün Oyungezer için haberler, dosyalar, incelemeler yazdım. Bir taraftan da farklı haberleri, dosyaları ve incelemeleri Kayıp Rıhtım adına kaleme aldım. Tüm bunlar yetmiyormuş gibi bir de forum yöneticisi oldum. Yaa, yaa... sorma. Ne demek "Sormadım zaten," terbiyesiz! İnsan bari numaracıktan önemsiyormuş gibi yapar.

Neyse efendim, Kahramanın Yol Türküsü'ne ve sevgili yayıncısı, biricik dostum Hazal Çamur'a ayıp olmadan (zaten olmuş olacağı kadar) konuya döneyim ben.

Geçtiğimiz mart ayında 4 yıldır dinleyici olarak katıldığım, dinlemeye doyamadığım, bana pek çok şey katan ve bir o kadar da eğlendiren Kahramanın Yol Türküsü adlı radyo programına canlı yayın konuğu olarak katıldım. Yayın boyunca bilimkurgu ve fantastik türlerindeki kitapların çevirilerinin nasıl olması gerektiğine "örneklerle" değindik. Ayrıca çevirmenliğe ve editörlüğe nasıl başladığımı, bu alandaki komik anılarını da paylaştım. Gayet keyifli ve bol kahkahalı bir yayın oldu.

Programın kayıtlarını (2 parça) aşağıdan dinleyebilirsiniz. Buradan başta sevgili yayıncımız Hazal Çamur olmak üzere katılan, dinleyen herkese tekrar tekrar çok teşekkür ederim.

Sizlere de keyifli dinlemeler dostlar...

Birinci Kısım:



İkinci Kısım: