19 Mayıs 2010 Çarşamba

Doğum günü sürprizi


19 Mayıs… Bu tarihin bizler için ne kadar önemli olduğunu vurgulamama bilmem gerek var mı? Fakat bugünün farklı bir anlamı daha var benim için. Çünkü bugün neredeyse 10 yılı aşkın bir zamandır tanıdığım ve çok değer verdiğim bir dostumun, Baki’nin doğum günü. Kendisi de Yitik Savaşçı adı altında yazılarını yayınlamaya niyetlendiyse de bunu devam ettiremedi maalesef. Her neyse… Hemen ertesi gün ise bir başka arkadaşımızın, Yeliz’in doğum günü… Ne zaman bu tarihe yaklaşsak aklıma onlara yaptığımız sürpriz doğum günü partisi gelir. 

Üniversite yıllarımızdı. Yani neşemizin cebimizdeki parayla ters orantılı olduğu yıllar… Bizim de neşemiz hiç eksik olmazdı maşallah. Baki, o zamanlar doğum günlerine özellikle de kendi doğum gününe aşırı bir önem gösterir, unutulduğunda ise çabucak kalbi kırılırdı. Kim hatırlanmak istemez ki? Biz de onun bu huyunu bildiğimizden sürpriz bir doğum günü partisi yapalım dedik. Hatta işi bir adım ileriye götürüp hem Baki’nin hem de Yeliz’in doğum gününü bir arada kutlamaya karar verdik. Hemen başladık sıra altlarından, defter aralarından gizlice aramızda para toplamaya. Ama dedim ya paramız neşemizle ters orantılı diye. Topladığımız para pastayı almaya yetmiyordu. En az iki kişiden daha para almamız gerekiyordu. Oturmuş kara kara düşünürken bir başka sınıf arkadaşımız olan Fatih “Bir keresinde yine böyle bir sürpriz hazırlarken paramız yetmemişti, ben de doğum günü olan arkadaştan borç para istermiş gibi para almıştım.” dedi. O anda beynimde bir şimşek çaktı. Önce Yeliz’in yanına koştum. 

“Baki’ye sürpriz bir doğum günü yapacağız, katılmak ister misin?” dedim. 
“Olur.” dedi hemencecik ve biraz para verdi. 
“Sağol arkadaşım. Aman Baki duymasın.” dedim ve soluğu Baki’nin yanında aldım. Başladım kös kös oturmaya, oflayıp puflamaya… 
“Ne oldu?” dedi benim bu halimi görünce Baki.
“Yok bir şey.” dedim somurtarak. En kızdığı şeydir.
“Ya ne oldu söylesene! Çıldırtma adamı!” dedi sinirle.
Önce biraz nazlandım sonra da “Param bitti, bizimkilerden de istemeye utanıyorum.” dedim ardından.
“Aman be, dert ettiğin şeye bak. Ben de bir şey oldu sandım.” diyerek hemen elini cebine attı. Pasta paramız tamamdı.

Birkaç arkadaşımız çabucak kampüsün yakınındaki Kipa’ya gönderdik. “Aman ha, sakın pastanın üzerine Yeliz’in ismini yazdırmayı unutmayın.” dedik onlar giderken. Kipa da o zamanlar şimdiki kadar meşhur bir yer değildi, sadece Bornova’da vardı (Hay Allah, yaşlılığım çıktı yine ortaya). Oradan küçük bir pasta almışlar. Hatta üstüne içecekler için para bile kalmış. Sonunda akşamüstü gibi pastayı ortaya çıkarttık ve “Sürpriiiiz!” sesleri eşliğinde kutlamaya başladık. İkisi de hem çok şaşkın hem de çok mutlu görünüyorlardı. Üstelik pasta parasının bir kısmını kendilerinin verdiğini fark ettiklerinde şaşkınlıkları bir kat daha artmıştı. Ama o gün yaşanacak en büyük şaşkınlık ve atılacak en büyük kahkaha bunların hiçbirine değildi. Pastayaydı. Çünkü üzerinde aynen şöyle yazıyordu;

“Yeliz ve Bakiye’ye mutluluklar…”

Doğum gününüz kutlu olsun arkadaşlar.

12 comments:

Roselyn dedi ki...

Hahahahah ne güzel =)
Benim Doom günüm yaz, 1 haziran, 2 hafta sonra. Hiç okulda kutlama olmadı o yüzden benim =)
İç çemberdeki insanlar hatırlar bir.
Geri kalanları facebook'dan, kibarlık olsun diye.
Özendim şimdi ^^

mit dedi ki...

Doom günü ha? Güzelmiş :) Benimkisi de 25 Temmuz. O yüzden bende seninle aynı durumdayım maalesef.

Doğum günün şimdiden kutlu olsun Rose ;)

Pabuc dedi ki...

hayırlı huzurlu ve pişmanlıkların az olduğu bir ömürleri olsun...

mit dedi ki...

Amin arkadaşım, cümlemize...

Sihirlitorba dedi ki...

bir dahaki sene bende doğum günü yazısı isterim ona göre :) en az bu kadar komik olacak sakın unutma...30 nisan ı atlarsan acayip küserim :) aldığın pastanın üzerine sihirli ye diye yzdırmayı unutma, resmini çekip burdan yayınlayacaksın ona göre :) ha bu arada paran çıkışmazsa diye hesap numaranı da göndermeyi unutma ;)

ramazan dedi ki...

Ne güzel arkadaşlık,
doğum günlari kutlu olsun.

mit dedi ki...

@ Sihirli Sepet: Eeee... şey... kem küm :) Geçmiş doğum günün kutlu olsun arkadaşım ;)

@ Ramazan: Teşekkürler Ramazan Bey :) Gerçek arkadaşlık belli bir yaştan sonra zor bulunuyor. O yüzden eldekileri kaybetmemek lazım.

Unknown dedi ki...

ya süper hikaye imiş sen demekki benim memleketimde epeydir yaşıyosun kipa açıldığında ooo ben üniversiteye gidiyordum konya otobüsüne önünden biniyordum doğma büyüme bornovalı olarak:))

İçimden Geldiği Gibi dedi ki...

Harika yaaa:)))Koptum gene ben burada.
İkisine de nice yıllar diliyorum.

bi dost dedi ki...

baki için garip bi süpriz olmuş tabi.. :p

Mr. Aşkın Güngör dedi ki...

Dostuna nice mutlu yıllar sevgili Mit... Sana da sadık bir dost olduğun için şaka yollu bir aferin :))

mit dedi ki...

@ Handan: Teşekkürler :) Evet, bayağı oldu. Gerçi üniversitede sonra birkaç yıl İstanbul'daydım ama sonra temeli buraya yerleştik. Sevgiler...

@ İçimden geldiği gibi: Sağolun, gülmenize sevindim :) Çok teşekkürler ikisinin de adına.

@ bi dost: Hayatının en garip sürprizi olsa gerek. Yüzünü görmen lazımdı ;) Sevgiler...

@ Aşkın Güngör: Sağolun Aşkın abi. Sizden aferini kaptım ya, artık ölsem de sırtım yere gelmez :) Çok teşekkürler...