16 Aralık 2009 Çarşamba

Yağmur


Eski yazılarımı okuyanlar bilirler, yağmur ve aramda oldukça enteresan bir ilişki vardır benim. Ne zaman sokağa çıksam yağmur yağar. Abartmıyorum, gerçekten de öyle… İzmir gibi sıcak bir memleketin ortasında dolu yağmuruna tutulmuşluğum bile vardır. Eski dostum yağmur, sağ olsun hiç yalnız bırakmaz beni. Nerede yakalasa sarılıp bir güzel sırılsıklam eder.

Örneğin bu sabah… İşe gitmek için yataktan kalkıp dışarı baktığımda havada tek damla yağmur yoktu. Gerine esneye banyoya gidip tıraşımı oldum, üzerimi değiştim falan derken bir de baktım yağmur başlamış Hem de ne yağmur! Ortalığı sular seller götürüyor. İşe gitmem gerektiği için mecburen çıktım tabi sokağa. Şemsiyemi açıp durağa doğru koşturmaya başladım. Ama yağmur o kadar şiddetliydi ki şemsiye bile kısa sürede su geçirmeye başladı. Elimde işlevini tamamen yitirmiş bir şemsiye ile otobüs durağına vardığımda başım hariç her tarafım sırılsıklam olmuştu bile. Kendimi zar zor otobüse attım. Biz yoldayken yağmur biraz azalmaya başladı. Metro istasyonuna vardığımızda ise hemen hemen durmuştu. “İyi bari, metrodan inice ıslanmam.” dedim kendi kendime. Metrodan iş yerine bayağı uzun bir yürüyüş mesafem var çünkü. Her neyse metroya bindim, durağıma vardım ve indim. Tam birkaç adım atmıştım ki bilin bakalım ne oldu? evet, bildiniz. Yağmur yeniden başladı…. Beni mi bekliyorsun be mübarek?

Geçenlerde de babamla birlikte bir yere gidiyorduk. Beraber hazırlandık, indik apartmanın kapısına. Bir de baktık ki yağmur başlamış. Babam “Hayda! Az önce baktım bir şey yoktu. Hakikaten de sen sokağa çıkınca yağmur başlıyor yahu! Ne iştir anlamadım.” diyerek başladı gülmeye. Aynı akşam eve dönmek için yola çıktığımızda da aynı şey oldu üstelik. Tam ben kapıya inmiştim ki yağmur başladı. Babam gene gülüyordu tabi kıkır kıkır.

Yani demem o ki, eğer bir gün bir yerde, hiç olmadık bir anda, hiç beklenmedik bir vakitte yağmur sizi bulursa bilin ki Yorgun Savaşçı oralarda bir yerde…

12 comments:

Sihirlitorba dedi ki...

ne diyeyim,bereketi ve rahmeti yanında taşıyorsun...ne güzel :)

mit dedi ki...

O açıdan baktığında güzel gerçekten... Ama bir süre sonra, özellikle de iyice ıslandıktan sonra o açıdan bakmak hayli zor oluyor :)

Pabuc dedi ki...

hahahahaah bende bu yağmuru hep kendimden biliyordum ...Hatta köye gittiğimde kuzenlerim bile bana acıyarak bakar olmuşlardı ''zavallaı papuç senin kaderin bu galiba yağmurdan bir yere çıkamıyoruz ''diye..

Ohh be sebep mit'miş :P :))

mit dedi ki...

Aaa? Sende mi? :) Oh be, yalnız değilmişim demek ki :)

Teecetveli dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
mit dedi ki...

Ben masumum hekim beyim. Kader kurbanıyım :)

Adsız dedi ki...

:):):) olsun biz yağmura razıyız.sen hep izmirde ol:) baya fırtına oldu vallahi.kış kendini gösteriyor artık.

mit dedi ki...

Sizin için hava hoş tabi, ıslanan ben oluyorum ne de olsa :)

Eh, göstersin artık yahu. Ocak ayına girdik neredeyse...

İçimden Geldiği Gibi dedi ki...

Bugün fazlasıyla yağdı demek sebebi sendin?Ömürsün ne diyeyim gene gece gece güldürdün beni.:))

mit dedi ki...

Teşekkür ederim :)

Adsız dedi ki...

bi yorum çımkırayım dedim ama benim diyeceem şeyi zati sihirli sepet söylemiş. yağmur Rabb'in Rahman sıfatındanmış. doluyu ise gazaplandığı zaman yağdırırmış. miş mış diyorum ama yorumlarla, varsayımlarla konuşmuyorum. sağlam kaynaklardan duyduklarımı, okuduklarımı söylüyorum. yağmurda ıslanmak güzel de, ne zaman dolu yağsa evde olduğum için şükrederim.
haa bi de yağmuru severim ıslıcaksa o ıslasın

mit dedi ki...

Dedikleriniz doğru, bende okumuştum bunları zamanında. Yağmur'un Yüce Rabbimizin rahmeti olduğuna şüphem yok zaten. Benimkisi öylesine yazılmış, gülmece tadında bir tespit sadece. Islanmayı ve yağmur altında tek başıma yürümeyi hiç sevmem de...